Siyonist Herzog’u Ağırlayanlar
ve
BUNLARA SESSİZ KALANLAR!
Milli Görüş davasına hıyanet etme, Erbakan’ın “Adil Düzen ve İslam Birliği” projelerinden vazgeçme karşılığında iktidara taşınan ve yıllarca İslamcılık rolü oynayarak ülkemizde ekonomik ve ahlâki yönden büyük tahribatlar yapan Sn. Recep T. Erdoğan, sonunda Siyonist ve işgalci İsrail’in, zalim ve katil terörist başı Isaac Herzog’u Türkiye’ye çağırıp krallar gibi ağırlayarak, gerçek ayarını ve amacını ortaya koymuşlardı. Çünkü İsrail’le normalleşme çabaları; imandan, İslam’dan, insaftan uzak gitme ve insanlıktan taviz verme yaklaşımıydı.
Kur’an’ın çok açık beyanlarına, Resulüllah’ın uyarılarına, imani ve insani duyarlılıklarına aykırı olarak, hâlâ Siyonist Herzog’u ağırlama ve Türkiye’yi İslam âleminden koparıp İsrail’in taşeronu yapma planlarına, şeytanın bile güleceği mazeret ve kerametler uyduran…
Ey Tarikat Simsarları!..
Ey Medrese Mollaları!..
Ey İlahiyat Profları!..
Ey Diyanet Hocaları!..
Ey çeşitli Cemaat ve Dini teşkilat Mensupları!..
Ey koyu Milliyetçi ve Erdoğan destekçisi Mafya Babaları!..
Ve Ey, Milli Görüş dışındaki Muhalefet Parti Başkanları!..
Şu ayetlerin şiddetli ikazları karşısında, koflaşmış kafalarınızı hangi gaflet kumlarına sokacaksınız?.. Daha hangi bahanelere sığınacaksınız?.. Hâlâ susup saklanmakla “Dilsiz Şeytan!” olmaktan nasıl kurtulacaksınız?..
“Sen onların milletlerine (Siyonist ve emperyalist emellerine ve zulüm düzenlerine) tâbi olmadıkça Yahudi ve Hristiyanlar, kesinlikle Senden (ve Ümmet-i Muhammed’den) asla razı olacak (memnun kalacak) değillerdir. (Eğer Yahudi ve Hristiyanların zalim takımı, Müslüman bilinen kimselerden razıysa ve yardımcı oluyorsa, anlayın ki bunlar, kendilerinin güdümüne girmişlerdir.) De ki: Şüphesiz (tek) kurtuluş ve huzur yolu, Allah’ın yoludur (Peygamberin sünneti ve sistemidir). Eğer Sana gelen bunca ilimden (ve Kur’ani haber ve hükümlerden) sonra onların (yani Siyonist ve emperyalist odaklara yanaşanların) hevâlarına (ve şeytani arzularına) uyacak olursan, (artık) Senin için Allah (tarafın)dan ne bir dost, ne de bir yardımcı kalıverir.”
“Kendilerine verdiğimiz Kitabı gereği gibi okuyanlar, (ayetleri anlamaya ve uygulamaya çalışanlar, Siyonist ve emperyalist zalimlerden uzak duranlar var ya) Ona (gerçekten) iman edenler işte bu kimselerdir. Kim de Onu (Kur’an’ı) inkâr (ve itiraz) ederse, artık işte onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.” (Bakara: 120-121)
“(Mürşit, müttaki ve lider rolü oynayan bazı münafıklar) Eğer Allah’a, Nebisine ve Ona indirilen (Kur’an-ı Kerim’e, öyle göstermelik değil de gerçekten) inanmış olsalardı, asla onları (Siyonist Yahudileri ve Hristiyan emperyalistleri) evliya (himayelerine sığınılan güç merkezi ve rehber) edinmezlerdi. (Zalim güçlerin hizmetine girip siyasi ganimet devşirmeleri, bunların özde değil sözde iman eden, kalbi marazlı kimseler olduğunun alâmetidir.) Velâkin, onların çoğu zaten fasık kimselerdir.” (Maide: 81)
..
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…