Savaşı Göze Alacak Kadar Davasına Bağlıydı
Bağımsız Cumhuriyet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, Milli Görüş Lideri Necmettin Erbakan’ın kendine özgü birçok nitelik ve erdemleriyle unutulmayacağını söyleyerek, özellikle Kıbrıs davasına olan bağlılığına, “Erbakan, ulusalcı görüşüyle, haklı ve güçlü olduğuna inanılan öyle bir davaya sonuna kadar bağlı kalmış, hatta savaşı göze almakta ısrarcı olmuş” ifadeleriyle dikkat çekti.
Erbakan unutulmayacak
Erbakan’a ilişkin görüşlerini açıklayan Prof. Soysal, inancının derinliği, azminin sürekliliği, zekâsının keskinliği, mücadele dayanıklılığı, bilgi sağlamlığı, ağır sanayi tutkunluğu, teknoloji yatkınlığı, üslup renkliliği, nezaket inceliği, kısacası onu o yapan kendine özgü bir yığın özelliğiyle Erbakan’ın unutulmayacağını vurguladı.
Bağımsız Cumhuriyet Partisi (BCP) Genel Başkanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, Milli Görüş Lideri Necmettin Erbakan’ın kendine özgü birçok nitelik ve erdemleriyle unutulmayacağını söyleyerek, özellikle Kıbrıs davasına olan bağlılığına, “Erbakan, ulusalcı görüşüyle, haklı ve güçlü olduğuna inanılan öyle bir davaya sonuna kadar bağlı kalmış, hatta savaşı göze almakta ısrarcı olmuş” ifadeleriyle dikkat çekti.
İnancı sürekli, zekâsı keskin, bilgisi sağlam…
Erbakan’a ilişkin görüşlerini açıklayan Prof. Soysal, inancının derinliği, azminin sürekliliği, zekâsının keskinliği, mücadele dayanıklılığı, bilgi sağlamlığı, ağır sanayi tutkunluğu, teknoloji yatkınlığı, üslup renkliliği, nezaket inciliği, kısacası onu o yapan kendine özgü bir yığın özelliğiyle Erbakan’ın unutulmayacağını vurguladı. Erbakan’ın bu özelliklerini “Millî Görüş” dediği bir temel bakış açısına oturttuğunun altını çizen Soysal, “Hiç kuşkusuz, zaman zaman farklı biçimde yorumlanabilen, çok yere çekilmek istenen, değişik zümrelerce etiketlenen, şimdi siyasal mirasçılarınca hiç değilse Saadet Partili etkinliklerinde ve resmi yayınlarında benimsenen bir bakış açısı bu” diye konuştu. Soysal, gerçek yandaşları ile taklitlerinin rastgele yan yana geldikleri bir ortamda Erbakan’ın bugüne kadar ‘turnusal kağıdı’ görevini yaptığını kaydederek, bundan sonra bu ayrımın nasıl yapılacağının tartışma konusu olduğunu savundu. Soysal, “Kesin olarak söylenebilecek tek yargı, Necmettin Erbakan’ın “yetiştirdikleri” denen şimdiki AKP kadrosunun o görüşten en çok uzaklaşan, hatta ona ters düşen bir topluluk olduğudur” diye konuştu. Bundan sonra Milli Görüş’ün ne demek olduğunu anlamak için en doğru yöntemin, güncelliğini sürdüren bazı sorunları teker teker ele alıp Erbakancı görüşün vaktiyle o soruna nasıl baktığını anımsayarak karşılaştırmalı bir irdelemeye girişmekle olabileceğini kaydeden Soysal, buna Kıbrıs ve Avrupa Birliği’ne üyelik konularını örnek gösterdi. “Erbakan, ulusalcı görüşüyle, haklı ve güçlü olduğuna inanılan öyle bir davaya sonuna kadar bağlı kalmış, hatta savaşı göze almakta ısrarcı olmuş değil midir?” diyen Soysal, Denktaş’ı ve yanındakileri dışlayıp uyduruk bir AB üyeliği vaadi uğruna o davadan vazgeçmeye hazırlanmış olanların “Milli Görüşçü” sayılamayacağını kaydetti. Erbakan’ın Avrupa Birliği’ne üyelik konusundaki kararlı duruşuna da dikkat çeken Soysal, “Erbakan’ın “Hıristiyan Kulübü” dediği bir kuruluşa girmek için Gümrük Birliği’nin iyi pazarlık edilmemiş koşullarına katlanmak ve iğreti bir Avrupalılık uğruna Cumhuriyetin ulus-devlet ilkelerini etnik açılımlara kurban etmeye kalkışmak Milli Görüş’le bağdaşır mı?” diye sordu.