MİLLİ ÇÖZÜM DERGİSİNİN
ANKARA ve KIRIKKALE HİZMET KARARGAHLARI,
ÜSTAD AHMET AKGÜL’ÜN TEŞRİFLERİYLE AÇILDI.
Toplumun farklı kesimlerinden davetlilerin katıldığı açılış töreninde Chp 7. Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU’nun gönderdiği tebrik mesajı yoğun alkış aldı.
“İSMİ İLE MÜSEMMA” Dergi
Kılıçtaroğlu tebrik mesajında Milli Çözüm Dergisi’nin üstlendiği misyondan övgü ile bahsetti. İşte o mesaj:
_”Kıymetli dostlar, Milli Çözüm Dergisi Temsilciliği açılış davetiyesi için teşekkür ederim. Her ne kadar yanınızda olmak istediysem de, programımın yoğunluğu dolayısıyla katılım sağlayamadım. İsmiyle müsemma bir yayın hayatı olan derginin, önümüzdeki süreçte de ülkemize sunacağı katkılar için şimdiden teşekkür ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Cumhuriyet Halk Partisi 7.Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu”.
…
Üstad AHMET AKGÜL Açılışta Dikkat çeken Açıklamalarda bulundu:
”Ülkemizde yeni bir Kuvayı Milliye İttifakı’na ve yeni bir Milli Mutabakat iktidarına, acilen ve kesinlikle ihtiyaç olduğu kanaatini taşımaktayız. Bu amaçla; Milli Çözüm olarak, aslında gerekli ve önemli olduğu halde, maalesef çarpıtılan ve dışlama, zulüm yapma aracı olarak kullanılan LAİKLİK gibi evrensel kavramların… Ve ATATÜRK gibi ortak kahramanların, birleştirici ve barıştırıcı hedefler ve bilimsel gerçekler doğrultusunda yeniden yorumlanması için yola çıktık. Dostlar; her birimizin, partilerimizin, görüşlerimizin farklı olması doğaldır ve bu çeşitlilik aslında bir zenginlik kaynağıdır. Ancak PARTİ’ler birer siyasi hizmet aracıdır; ülkemizin geleceği, milli birlik ve dirliğimiz ise AMAÇ’tır. Şu süreçte, ülkemiz ve milletimiz; ekonomik, siyasi, ahlâki ve ailevi… Her yönden büyük bir tehdit altında iken, bizlerin parti inadıyla davranmamız, bizlere çok pahalıya mal olacaktır.
Bakınız, biz Milli Görüşçüyüz. Elbette bütün Milletimizin, Ülkemizin, Bölgemizin ve tüm İslam ve İnsanlık aleminin, barış, huzur ve refahını amaçlarız.
Peki, kutlu sonuca nasıl ulaşılacaktır? Bizim; sağlam bilgilere ve Kur’ani hikmetlere dayanarak vardığımız kanaate göre, ülkemizde ve yeryüzünde ADİL DÜZEN Devrimi ve MİLLİ ÇÖZÜM dönemi, şu aşamalarla gerçekleşmiş olacaktır. (“4 H” Basamağı)
A- İlk adım; Hayret ve hayranlık uyandıran stratejik manevralarla, milli zihniyetli ekibin Türkiye’de iktidara taşınma aşamasıdır.
B- Ardından Harika savunma teknolojileriyle süper güç sanılan odakların hizaya sokulması ve teslime mecbur bırakılmasıdır. Ama bu İran’ın yaptığı gibi göstermelik olmayacaktır. Neymiş; bir hafta öncesinden Ürdün dahil bölge ülkelerine, İsrail’e füze ve dron saldırısı yapılacağı bilgisi ulaştırılmış… ABD, AB ülkeleri ve Ürdün, füzeleri etkisiz kılmak için tedbirler almış… Ve hiçbir Siyonist’in burnu kanamamış, zalim İsrail’e arka çıktıkları için kendi yönetimlerini protesto eden ABD ve AB halklarına karşı işbirlikçi yönetimler İran tehditi bahanesiyle haklılık kazanmış… İsrail’e nasıl saldırılır ve ortadan kaldırılırmış, tüm dünya görüp anlayacaktı!.. Hatırlayınız; Erbakan Hoca’mızın Refah-Yol iktidarı süresince, İsrail bir tek kurşun sıkamamış, tek bir Filistinlinin burnunu kanatamamıştır…
C- 3 basamakta; Halklara hizmet ve Dünyaya hâkimiyet projeleri olan:
1- İslam Birleşmiş Milletler Teşkilatı ve tüm barışçı devletler ittifakı
2- İslam Ortak Pazarı ve küresel kalkınma ve refah dayanışması
3- Müşterek İslam Dinarı
4- İslam Savunma Paktı ve Dünya Saldırmazlık Antlaşması
5- İslam ve İnsanlık İlim ve Kültür Vakfı’nın kurulup yürütülmeye başlanmasıdır.
Böylece, “5 P” formülüyle kansız ve kavgasız İslam Barış ve Bereket Medeniyetinin oluşması kolaylaşacaktır.
1- Pasaport ortak, 2- Pazar ortak, 3- Para ortak, 4- Pakt ortak, 5- Plan ve Program ortak olunca, zaten İslam Ülkeleri Birliği ve Mazlum Millet Dirliği kendiliğinden oluşacaktır.
D- Ve böylece; Hakka ve hayra dayalı, temel insan haklarına odaklı tek ve gerçek bilimsel sistem olan ADİL DÜZEN’in, bütün kurum ve kurallarıyla uygulamaya koyulması başlayacak ve başarılacaktır.
İktidarın Gizli İrtibatları ve Sinsi İsrail Hizmetkarlığı!
İran’ın 14 Nisan 2024’te 300 kadar balistik füze ve İHA ile İsrail’e yaptığı etkisiz ve göstermelik saldırının aynı gününde İncirlik Üssü’ne 2 adet ABD B-1B stratejik ve uzun mesafeli bombardıman uçağı inmesi bir tesadüf olamazdı. Ardından, bu olaydan 24 saat geçmeden, ABD ile Türkiye- İran sınırı yakınında bir askeri tatbikat başlatmıştı. Bu tatbikatın kime karşı ve ne maksatla yapıldığı açıktı, ve anlaşılan aylar öncesinden planlanmıştı. Bu bilgiler, gizli saklı değil, MSB’nın resmi internet sitesinden alınmaydı. Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk bunları aktarmıştı. Üstelik aynı resmi makamlarca bir istihbarat daha paylaşılmıştı. Aynı günlerde ve Trakya’daki 54. Mekanize Piyade Tugay komutanımızla, karşı taraftaki Yunan komutan biribirlerini ziyaret ediyorlardı ve daha onlarca kez buluşacaklardı!?
Bütün bunların, Sn. Erdoğan’ın Washington ziyaretinden 2 hafta önce yapılması, anlayanlara çok şey çağrıştırmaktaydı. Bütün bunlar AKP iktidarının ve Cumhur İttifakının: “Bizim için asıl tehdit Batı (ABD ve AB) değil, Doğu (Yani İran’dır)” mesajı mıydı? Ve hele aslı ve amacı malum Ertuğrul Özkök’ün köksüz Oda TV’deki, “Bu istihbarat Türkiye’nin, ideolojik ve tarihi saplantıları aşarak, Batıdan ve çağdaş dünyadan taraf rasyonel ve akılcı bir dış politikaya döndüğünün fotoğrafıdır!” şeklindeki sevinç paylaşımı, Erdoğan iktidarının gerçek tarafını ve ayarını ortaya koymaktaydı.
BİZİM ATATÜRK Kitabını niye hazırladık?
Türkiye’de bir kesim, maalesef Atatürk’ü dinsizlikle ve Dini tahrip etmekle suçlayıp saldırmakta ve tağutlaştırmaktadır. Bir kesim ise, Mustafa Kemal’i, bir nevi ilahlaştırıp tabulaştırmaktadır. Bu iki kesim azgın bir nehrin iki tarafında bulunan düşman kabileler gibi, birbirine yaklaşık 90 yıldır laf ve taş atıp durmaktadır. Bu kıyıdakiler diğerlerine “Gerici, yobaz, çağdışı” diye hakaretler yağdırmakta, bu taraftakiler onlara “Din karşıtı, millet düşmanı” diye sataşmaktadır. İşte MİLLİ ÇÖZÜM ilk defa bu nehrin üzerine bir köprü kurmaya ve her iki tarafı birbirine yaklaşıp tanımasını sağlamaya başlamıştır.
1- Toplumun her kesiminin ortak paydalar ve milli duyarlılıklar etrafında birbirlerine yaklaştırılması amaçlanmıştır.
2- Yakın tarihimizin kasıtlı olarak saptırılan bazı konularının gerçeğine ulaşılması amaçlanmıştır.
3- Atatürk hayranı kesimlerin, genellikle Milli Görüş ve Erbakan karşıtı olmaları bir bahtsızlıktır ve yanlış anlaşılmalardan kaynaklıdır. İşte Bizim Atatürk kitabı bu önyargıları giderme amaçlıdır.
4- Necip Fazıl gibi zatların 1938 – 17 Kasım’ında Cumhuriyet Gazetesindeki Atatürk yaklaşımları örnek alınmıştır. Necip Fazıl bu tarihi tespitlerini, Seyyid Abdülhakim Arvasi’ye talebe oluşundan 5 (beş) yıl sonra yapmış, ömrü boyunca, bu düşüncelerinden caydığını ve yanıldığını gösteren bir tavrına rastlanmamıştır.
5- Erbakan Hocamızın Atatürk’le ilgili tavırlarının doğrultusunda adım atılmıştır.
6- Gelecek nesillere kin ve düşmanlık yerine milli birlik ve dirlik şuuru bırakılması amaçlanmıştır.” Diyerek Sözlerini Tamamladı..