İstiklal Marşı şairimiz ve Milli mütefekkirimiz Mehmet Akif’in “Tek dişi kalmış canavar” diye nitelendirdiği Barbar Batı Medeniyeti, Hindistan’daki “inek taparlıktan” daha bayağı ve aşağı bir “köpek-taparlık” derekesine düşmüş bulunmaktadır. Ruhsuz, şuursuz ve tabi huzursuz Batılılar ve taklitçi ardlıları, mecburen kutsadıkları köpeklerle avunmaya ve kahredici yalnızlıklarını unutmaya çalışmaktadır.
Elbette ve kesinlikle Allah’ın yarattığı her şey yerindedir, güzeldir, hikmetlidir ve bir hizmet içindir. Canlı cansız, hiçbir şey gayesiz olmadığı gibi gereksiz de değildir. Bunun gibi, köpekler de bizim bilip bilmediğimiz pek çok maslahat ve menfaat için yaratılmış, kendilerine mahsus özellikleri ve güzellikleri olan bir hayvan cinsidir. Ve hele “eğitilip öğretildikleri takdirde av hayvanlarını yakalamak” gibi hünerleri Kur’an’da bile örnek gösterilmiştir. (Bak: Maide: 4) Tabi bu ayeti kerimede, talim ve terbiye görmeyen, okuyup ve öğrenmeyen ve kendini yetiştirmeyen insanların değersizliğine de işaret edilmektedir. Hatta, Allah dostları ve iman fedakarları olan Ashab-ı Kehf’e sadık olan Kıtmir gibi köpekler Kur’an’da zikredilip övülmekte (Bak: Kehf: 18, Fatır: 13) ve cennete girmekle müjdelenmektedir. Hz. Peygamber Efendimizin(S.A.V), Mekke fethine giderken, yol üzerinde doğuran bir köpeğe ve eniklerine zarar gelmesin diye, sahabeden birisini başlarına gözetici-nöbetçi diktiği rivayet edilmektedir. Köpekler, kırsal yörelerde hayvan sürülerimizi, evlerimizi ve bahçelerimizi beklemek hususunda da fıtri görevlerini yerine getirmekte ve hizmetleri nispetinde değerlenmektedir.
Bu nedenle tedbirsiz kimselere “köpeksiz köyde, değneksiz dolaşıyor” denmiştir.
Köpek farklı, ama “köpekleşme” farklıdır!
Ancak, köpek farklı, “köpekleşmek” farklıdır. Kur’an-ı Kerim “Yere (dünyalık haram zevklere) meyleden ilmi, insani ve İslami değerlerini dejenere eden Bel’am gibi kimselerin köpekleşmesinden” bahsetmektedir. (Bak: Araf: 176)
Köpekleşmek; makam ve menfaate köleleşmektir.
..
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…