Teşkilat mensuplarının ve yönetici kadroların; özellikle idarecilik ve liderlik görevi alan insanların ve de bütün Müslümanların, her şeyden önce kendi kendilerini çok iyi tanımaları gerekir.
Yanlışlarımızın farkına varmanın, eksiklerimizi tamamlamanın, kısaca olgunlaşmanın ve başkalarına lider ve model olmanın ilk şartı, kendimizi tanımaktır.
“Kim nefsini tanırsa, muhakkak Rabbini de tanır.” mealindeki kudsi hadis, hem insanın Rabbini bilmesi için önce kendi nefsini, maddi ve manevi özelliklerini düşünmesi ve bu üstün aletleri ve hasletleri kendisine lütfeden yüce yaratıcısını idrak etmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Hem, daha bir şuur ve huzurla Allah’a yönelmek ve O’ na kulluk yapmak için kendi acizliğimizi, çaresizliğimizi ve herhalde Rabbımıza muhtaç bulunduğumuz gerçeğini ikaz buyurmaktadır.
Hem de, “Yeryüzünde Allah’ı temsil etmek ve O’ nun adalet nizâmını yürütmek” olan hilafet görevini gerçekleştirmek için, eksiklerimizi bilmek, yanlışlarımızı düzeltmek ve devamlı kendimizi yenilemek ve geliştirmek zorunda olduğumuzu hatırlatmaktadır.
“Hesaba çekilmeden önce kendi kendinizi muhasebe ediniz. Ve tartılmadan önce kendi amellerinizi ölçüp değerlendiriniz.” mealindeki hadisi şerif, kendimizi sık sık kontrol etmek ve durumumuzu değerlendirmek gerektiğini anlatmaktadır.
Bu nefis muhasebesi ve durum değerlendirmesi ise, şu üç merhaleyi içerir.
..
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…