İslamcı Münafıkların PKK Sendromu ve PKK’LI MECLİSİN MEŞRUİYET SORUNU!
Tam 8 yıl önce Milli Çözüm dergimizde “Çatısı altında PKK’yı barındıran Meclis, gayri meşrudur!” başlıklı bir yazımız yayınlanmıştı. O gün yaptığımız bütün uyarıların ve kuşkularımızın bugün aynen çıkmış olması, saptama ve yorumlarımızın haklılık kazanması; Milli Çözümün yüksek feraset, dirayet ve cesaretinin bir yansımasıydı. Mehmet Metiner gibi İslamcı Münafıkların ve diğer yandaş ve yalaka takımının, “demokratikleşme ve (sözde) Kürt sorununu çözme” kılıfıyla ve PKK ağzıyla ülkemizi nasıl bir felakete sürükledikleri ortadaydı. BDP denen, PKK’nın sivil kanadının Türkiye Büyük Millet Meclisine sokulup meşrulaştırılmasını, eşkıya başının “sürgündeki Devlet Başkanı” gibi muhatap alınmasını, PKK’ın askeri kanadının ise Suriye PYD’si olarak canlandırılmasını 8 yıl öncesinden hatırlatıp uyardığımız halde bunlara kulak tıkayanların, gaflet ve cehaletten öte, kasıtlı bir dalalet ve hıyanet tuzağına kapıldıkları açıktı ve elbette sonları da çok acı ve alçaltıcı olacaktı. Şimdi sekiz yıl önce yayınlanan o yazımızın, lütfen dikkatle bir kez daha okunması ve üzerinde kafa yorulması lazımdı:
Çatısı Altında PKK’yı Barındıran Meclis, Gayri Meşrudur!?
Kuzey Irak’a yönelik sınırlı (daha doğrusu Bush’la Erdoğan arasındaki sırlı) operasyon oyalamalarıyla, halkımızın haklı taleplerini ve tezkerenin hedeflerini kısıtlamayı ve kısırlaştırmayı düşünen dış güçlerin ve işbirlikçilerin hesapları, ordumuzun ABD’den, belki hükümetten bile habersiz hava akınlarıyla boşa çıkarılmıştı. Amerika, kendi prestijini kurtarmak için TSK’nın bu cesur ve onurlu saldırılarını sahiplenmek zorunda kalmıştı. Elbette ve öncelikle, ordumuzun psikolojik ve teknolojik üstünlüklerini, taktik ve pratik yeteneklerini kanıtlayan bu başarılarını kutlamak ve gurur duymak lazımdı. “Ama tabii ki bununla yetinmiyoruz. Şimdilik; ülke ve bölge sırlarını ve sorunlarını çok iyi bilen Genelkurmayımızın, stratejik bir sabır ve sebatla, en uygun fırsatları ve en olumlu şartları kolladığına inanıp teselli buluyoruz” sözlerimizi kuru bir teselli ve temenni sayanlar, bu gerçeği yeni yeni anlamaya başlamıştı. The Economist’in de yazdığına göre: Recep T. Erdoğan ile Bush’un yaptığı gizli anlaşmanın içeriğinde şunlar vardı:
1- TSK, sadece halkın kızgınlığını yatıştıracak hava operasyonları yapacak, Kuzey Irak’a fiili ve etkili müdahaleden sakınacaktı.
2- Barzani’nin Kürdistan’ı ismen ve resmen olmasa da fikren ve fiilen tanınacaktı.
3- PKK yasallaşıp siyasallaştırılacak, artık Meclis çatısı altında çalışacaktı.
Bu görüşmenin hemen arkasında GKB Büyükanıt’ın şu uyarıları tarihi önem taşımaktaydı.
..
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…