İLİM VE AKIL İMAN ETMEYİ GEREKTİRİR
Sabancı Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu hikmet yumurtlamış: “Darwin’e inanmayan aşı da olmasın!” buyurmuşlardı. Sayın Tosun Terzioğlu, bir matematikçiydi. 1992-1997 yılları arasında TÜBİTAK başkanlığı da yapan birisiydi.
“Darwin’in Doğal Seleksiyon Teorisi, bugünkü bildiğimiz biyolojinin ve bir anlamda sağlık bilimlerinin de temel teorisidir. Sağlık bilimleri için Darwin’in ortaya attığı teorinin gelişmiş şekli de diyebiliriz. Türkiye’de hep “Sen Darwin’e mi inanıyorsun yoksa ‘Yaratılış Teorisi’ne mi?” diye sorulur. Oysa ‘Yaratılış’ bir teori değil bir inanç biçimidir. “Oysa bilimsel bir teoriye inanıp inanmamak anlamsızdır. Eğer modern biyolojiye veya Evrim Teorisine inanmayan varsa o zaman aşı da olmasın. Yani bu kadar basit. Evrim teorisi olmasaydı aşı olurdu belki, ama biyolojinin bu kadar gelişmesi, yaşamın ne olduğunun bu kadar iyi anlaşılması zor olurdu. Bu çalışmalarda Evrim Teorisinin ve doğal seleksiyon yaklaşımının büyük payı var. Bu teori, Darwin’in ortaya koyduğu zamanki gibi kalmadı., üzerine yeni veriler elde edildi. Bilim asla aynı kalmaz, devamlı gelişir, değişir, çürütülür” diyen Sabancıların rektörü, safsataları bilim diye yutturma çabası içindeydi.
Üstelik kendi sıraladığı iddialar bile çelişkiliydi. Önce hiçbir teori bilimsel gerçek değildi. Sadece birer faraziye ve nazariye idi. Müspet bilim, kesinliği kanıtlanmış, yani ispat edilmiş gerçeklerdi. Sürekli değişen ve çürütülen şeylerin bilim diye sahiplenilmesi tam bir sahtekârlık örneği idi.
Hiç kimsenin, “kendisinin maymun soyundan ve kör tesadüfler sonucu meydana geldiğine” inanmasına elbette engel olacak değiliz. Ama bu saçmalık ve safsatalara inanmayanları ve yaratılış gerçeğini savunanları: “bunlar bilimin nimetlerinden yararlanmasınlar” diye dışlamak, tam bir densizlik ve edepsizlik alametiydi.
..
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…