Anasayfa » Güneş Doğmadan, Karanlık Kaybolmazdı! HAKK GELMEDEN, BÂTIL YIKILMAZDI!

Güneş Doğmadan, Karanlık Kaybolmazdı! HAKK GELMEDEN, BÂTIL YIKILMAZDI!

Yazar: yonetici
0 Yorum 341 Görüntüleyen

Güneş Doğmadan, Karanlık Kaybolmazdı!

HAKK GELMEDEN, BÂTIL YIKILMAZDI!

        

Mazlum Kobani teröristine “Temiz Savaşçı Ödülü” verenler düşmanlıklarını açığa vurmuşlardı!

Barış Pınarı Harekâtı nedeniyle Türkiye’ye silah satışını durduran Kanada, ABD’nin desteklediği YPG’li terörist Mazlum Kobani’ye “Temiz Savaşçı Ödülü” (!) vermişti. Bu, Türkiye’ye düşmanlığın bir göstergesiydi. Kanada Savunma Bakanlığı’ndan rezil bir adım gelmişti. Bakanlık, “ömrünü savaşlarda insanlığa hizmet için adayan kişilere” her yıl verdiği “Temiz Savaşçı Ödülü”nü bu yıl terör örgütü YPG’nin de omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) yöneticisi Mazlum Kobani kod adlı Ferhad Abdi Şahin’e vermişti. Kanada Savunma Bakanlığı, terörist Kobani’yi ödülünü alması için Kanada’ya davet etmişti. Bu tavır Türkiye’ye düşmanlık ilanı gibiydi.

ABD, teröristi teröriste emanet ederek Türkiye’yi oyalamaktaydı!

ABD öncülüğündeki işgal koalisyonu Sözcüsü Albay Myles Caggins, Suriye’de cezaevlerinde tutuklu bulunan DEAŞ’lıların, terör örgütü YPG/PKK’nın ana omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) sorumluluğunda olduğunu söylemişti.

Suriye’deki DEAŞ’lı tutukluların cezaevinden kaçtığı yönündeki iddialara değinen Caggins, “SDG, 10 bin kişinin kaldığı cezaevlerinden sorumlu ve görevlidir. Bazı silahlı kişilerin (DEAŞ’lılar) cezaevinden kaçma çabası olabilir.” demişti. Caggins, Kuzey Suriye’deki operasyonun başlamasıyla çok sayıda DEAŞ’lının bölgeden kaçtığını görmediklerini, ancak SDG aracılığıyla söz konusu tutuklu DEAŞ’lıları takip ettiklerini iddia etmişti. DEAŞ elebaşı Bağdadi’nin güya ölü ele geçirildiği operasyona ilişkin ayrıntı vermekten kaçınan Caggins, Bağdadi’nin öldürülmesinin çok önemli olduğunu belirtmekle yetinmişti. Caggins, ayrıca, Irak’ın talebi üzerine bu ülkede kalmaya devam edeceklerini sözlerine eklemişti. Özetle ABD, teröristi teröriste emanet ederek vahşi kovboy zihniyeti sergilemişti.

Erbakan Hocamız, Erdoğan ve politikaları ile ilgili uyarılarında haklı çıkmışlardı

“Körfez Savaşı bitince Saddam da bitecek, bu bölgede devlet otoritesi çözülecek; PKK, oluşan boşlukta bir devlet kurmak isteyecek. Bölgede PKK’lılar çok büyük silahlarla donatılıp eğitilecek. Sonra Türkiye’den toprak talebine sıra gelecek.” (1992)

“Siyonizm bir timsaha benzer. Üst çenesi ABD (Kapitalizm), alt çenesi Rusya (Sosyalizm), kalbi Avrupa, beyni İsrail (Siyonizm), gövdesi de içimizdeki işbirlikçilerdir.”

Erbakan; ifsat/yıkım projesi olan Siyonizm’e karşı, bir imar/ıslah, medeniyet projesi olan Yeniden Büyük Türkiye, Yeni Bir Dünya, İslam Birliği, D-8 projelerine öncülük etmişti. Nihat Genç’le mülâkatında, Sn. Erdoğan’ın Beşşar Esad’la anlaşıp Suriye ile vizelerin kaldırılmasıyla ilgili sorusuna verdiği cevapta, “Bu AKP’nin büyük bir yanlışıdır. Böylece tüm dünyadaki terörist grupların, CIA ve MOSSAD’ın, FBI ve diğer radikal grupların Türkiye üzerinden Suriye’ye girmesini kolaylaştırma hazırlığıdır. Bu da Suriye’nin karışması, oluk oluk kan akması ve Suriye’nin BOP için bölünüp parçalanması ile sonuçlanır” öngörüsünde bulunmuşlardı. Siyonistler O’nu iyi tanıyorlardı. 1980 ve 1997 müdahaleleriyle, partilerinin kapatılmasını sağladılar. Ariel Şaron, “Necmettin Erbakan Türkiye’de yarım dönem iktidar oldu, bizim planlarımızı 10 yıl aksattı. Eğer bir dönem kalsaydı biz planlarımızı tamamen unutmak zorunda kalacaktık” demişti. Weizman ise, “Laik T.C. Erbakan’dan mutlaka kurtulmalıdır” diyerek korkularını kusmuşlardı.

 

..

 

MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…

BENZER İÇERİKLER

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. KABUL ET Detaylı Bilgi