ERMENİ YANDAŞLARI VE AKP’NİN ŞAŞKINLIĞI
“Başbakan Binali Yıldırım, 1915’le ilgili olarak: “Bunlar aslı astarı olmayan iddialardır… 1915’te yaşanmış sıradan bir olaydır… Birinci Dünya Savaşı’nda yaşanmış ve her ülkede yaşanabilen bir olaydır” ifadelerini kullanmıştı. Oysa 1915 sıradan bir olay değildir; tam bir ‘Soykırım’dır. Benim 2012’de çıkan kitabım, 1915: Ermeni Soykırımı adını taşımaktadır. Haydi belki soykırım demeyebilirsiniz, ama 1915 en azından gerçek bir ‘kıyım’dır. Osmanlı tarihinin kepaze bir faslıdır. İttihat ve Terakki cuntası tarafından planlı programlı yazılmış kapkara bir tarih sayfasıdır. 1915, Osmanlı Ermenilerinin Anadolu’dan katliamlarla sürülmesi, kültürel izleriyle birlikte yok edilmeleri olayıdır. Ayrıca, dünya alem 1915’i artık soykırım olarak tanımış durumdadır. Artık bunun inkâr edilebilir bir tarafı kalmamıştır”[1] diyen İttihatçı dönme Mason Cemal Paşa’nın zürriyeti ve bozuk zihniyetinin varisi ve takipçisi Hasan Cemal resmen ve alenen Osmanlı’ya hıyanet eden Ermenileri haklı bulmaktan ve Müslüman Türkleri suçlamaktan sıkılmamaktadır.
“Günümüzde İslamcı-milliyetçi bir ittifak oluşmaktadır: Erdoğan, Bahçeli’yle kol koladır… Doğu Perinçek’le kol koladır… Ergenekon’la kol koladır… Askerle kol koladır. Ulusalcılarla kol koladır… Bunlar neredeyse her konuda anlaşıp uyuşmaktadır… Özellikle ‘Kürt sorunu’nda, PKK meselesinde aralarında su sızmamaktadır” diyen aslı ve ayarı malum Hasan Cemal, özellikle TSK’ya olan hıncını ve PKK sempatizanlığını da açıkça kusmaktadır.
Almanya Federal Meclisi’nin, 02 Haziran 2016 günü Ermeni Tasarısı olarak adlandırılan sözde Ermeni soykırımını kabul etmeyenleri cezalandıran yasayı onaylaması artık gözümüzü açmak, dostu düşmanı tanımak için tarihi bir fırsattır. Yasanın, Almanya Federal Meclisi’nden oyçokluğuyla geçmesi enteresandır. Alman meclisinde on bir Türk milletvekili olduğu halde söz konusu kanun tasarısına karşı bir tane ret oyu çıkmış, onun da, bir Alman kadın milletvekiline ait olduğu anlaşılmıştı. Böylece Almanya Federal Meclisi’nde hiç Türk vicdanlı ve duyarlı milletvekili olmadığı da kanıtlanmıştı. Yani Türk sanılan milletvekillerinin de Ermeni diasporası taraftarı olduğu kesinlik kazanmıştı. Çünkü dünyada hiçbir insan kendi milletine atılan iftirayı kabul edip onaylayamazdı. Artık bundan sonra hiç kimse Alman meclisinde Türk milletvekili bulunduğu propagandasına bizi inandıramazdı. Sözde soykırım oylamasıyla birlikte isimleri Türk ismi olan o Ermeni milletvekillerinin Ermeni oldukları apaçık bir şekilde ortaya çıkmıştı. Aslında soykırımı Türkler Ermenilere değil Ermeniler Türklere yapmıştır. Birinci Dünya Savaşı sırasında Ermeniler Türkleri zalimce ve kahpece katletmeye başlamışlardır. Hem de Rus askerleriyle ve Batı ülkelerinin destekleriyle bunu yapmışlardır. Osmanlı İmparatorluğu, Rus işgalinden dolayı Ermenileri korumak için tehcir (göç) kanunu çıkarmış ama Ermeniler Rus askerleriyle işbirliği yapıp Doğu Anadolu’da kendilerini korumak isteyen Osmanlı halkına arkadan saldırmış ve korkunç katliamlar yapmışlardır. Kadın, çocuk ve yaşlı ayırt etmeden, özellikle Doğu Anadolu’da, halkı işkence yaparak öldürmekten sakınmamışlardır. Hatta bugün bile PKK adı altında Güneydoğu’da Türk askeriyle Ermeniler savaşmaktadır. Güneydoğu’yu PKK adı altında yakıp yıkanların çoğu Ermeni asıllıdır. Yine bu Ermenilere Ruslar ve Batılılar destek çıkmaktadır. ABD ve AB ise silah ve strateji yardımında bulunmaktadır. PKK’nın kullandığı silahların yarısı Rusya yapımı, yarısı da ABD yapımıdır. Ölen PKK’lıların birçoğunun boynunda haç çıktığına defalarca rastlanmıştır. Kaldı ki PKK partisi BDP, TBMM’nin Almanya’yı kınayan bildirisine imza atmayarak Ermeni olduğunu da ispatlamıştır.
..
makalenin tamamı için tıklayınız…