ERBAKAN’I ADİL DÜZEN’DEN VAZGEÇİRME ÇABALARI
Paris Sanayi ve Teknoloji Fuarındaki gizli görüşmeler!
Muhterem Süleyman Arif Emre Ağabey nakletmişti:
Benim bir maden mühendisi yeğenim, genç yaşta feci bir trafik kazası neticesinde bir bacağını kaybetmişti. Kendisine “Paris Fuarı’nda elektronik cihazlarla mücehhez takma (protez) bacaklar satılıyor, onlardan alıp takanlar hatta koşabiliyor, hiç takma organ olduğu belli olmuyor“ demişlerdi. Bu hevesle Paris’e gitmişti. Bu süreç bizim ağır sanayi hareketimizin başladığı zamana denk gelmişti. Yeğenim Zahide Öğüt bir maden mühendisi olduğu, yabancı dil bilip kendisi gazeteci kartına sahip olduğu için, Paris’te fuara katılan dünya çapındaki firmaların, patron ve temsilcilerinin iştirak ettikleri bir panel toplantısına bu gazeteci kimliği ile katılmayı becermişti. Yurda döndükten sonra bana telefon açıp şunları söylemişti;
“Dayı siz bu ağır sanayi hamlesini başlatmış olmakla ne kadar mühim bir işe sarıldığınızın bilmem farkında mısınız? Çünkü ben Paris’ten geliyorum. Bir kolayını bulup yarı kapalı bir panel toplantısını izledim. Bu toplantıya bütün sanayileşmiş ülkelerin büyük firmaları katılmıştı. Asıl konuları “gelecek yıllarda fuarın nasıl tertip edileceği?“ olduğu halde, bu toplantıda birisi gündem dışı söz aldı ve sizin ağır sanayi hamlesinden söz etmeye başladı:
“Türkiye’de Erbakan tarafından başlatılan ağır sanayi hamlesini kesinlikle engellemek zorundayız. Eğer bu hareket başarıya ulaşırsa, Türkiye bizim pazarımız olmaktan çıkacaktır. İş bununla da kalmaz; İslam ülkelerini Pazar yapabilir, hatta üçüncü dünya ülkeleri bile bu çerçeveye girebilir. Bu bizim çıkar sahamızın elimizden alınması demektir. Bırakınız fuarın gelecek sene nasıl süsleneceğini, siz bu mühim olayla meşgul olunuz!“diyerek katılımcıları uyardı. Daha sonra gerçekten kendi gündemlerini bir tarafa bırakarak hepsi aynı konu üzerinde teklifler getirdiler. Mensup oldukları devletlerin bu işi ciddiye alması için girişimlerde bulunmaya karar verdiler. Hatta bazıları, Türkiye’deki anarşinin azdırılmasını, bu sanayileşme hareketini önlemeye yetmezse rejim buhranı çıkartılmasını, bu da yetmediği taktirde sıcak savaş denemeleri yapılmasını teklif ettiler. Dayıcığım vaktinize hazır olun, üzerinize gelecekler, haberiniz olsun!
İşte aziz okuyucular ve değerli dostlar. Dünyanın fakir insanlarını sömüren insafsızların stratejisi böyle şeytanidir. Siyasi tahakkümle müstemlekecilik her ne kadar tarihe karıştı zannediyorsak da sırası geldiği zaman bu istismarcılar o çarelere bile başvurmayı düşünebilmektedir. Sömürülen ülkeler arasından kurtularak, rahata ve her bakımdan bağımsızlığa kavuşmak pek de kolay değildir. Ama elbette bu mümkündür, çünkü mümkün olmasa idi bunu diğer ülkeler de yerine getiremezdi. Yeter ki milleti bu konuda bilinçlendirecek, devlet millet kaynaşmasını gerçekleştirecek Erbakan gibi Liderler başa geçsindi.
Yeğenimin getirdiği bu mesaj istikametinde, dış ve iç mihraklar tarafından, ağır sanayi hamlesini önlemek için ciddi bir takım teşebbüsler yapılabileceğini bana, Sabri Özpala arkadaşımız da söylemişti. “Müminin ferasetinden korkunuz“ diyen Peygamber Efendimiz bizi boşuna ikaz etmemişti. Sabri Özpala, “bu ağır sanayi hamleniz dolayısıyla emperyalist ülkeler sizi karşısına alabilir. Sıkı durun“ demekte meğer ne kadar haklı idi. Zaten çok geçmeden bu uyarıların doğru olduğunu gösteren gelişmeler herkesin bildiği şeylerdi. [1]
Erbakan’ın İtalya Seyahati ve Bedava Fabrika Temini!
Ağır Sanayi hamlemizin en mühim teşebbüslerinden biri olan Konya Motor Fabrikası’nın yapılması ve işler hale getirilmesi için, bu girişimin geçirdiği safhaları ve cereyan eden olayları bilmek ve ibretle değerlendirmek milletimizin her ferdine düşen milli bir vazifedir. Erbakan Hocamız bu fabrikanın makine ve tezgâhlarını temin için başbakan Yardımcısı olarak yanında otuzu aşkın devlet personeli ile İtalya’ya gitmişti. Bu personelin içerisinde Sanayi Bakanlığı’nın daire başkanları, genel müdürleri, yeni kurulmuş olan Tümosan, Tusaş, Taksan, Temsan, Testaş ve Desiyab genel müdürleri de mevcut idi. Ağır Sanayi hamlesini yürütmeye yeterli olsun diye Sanayi Bakanlığı yeniden organize edilmişti. Yeni üniteler eklenmişti ve iki misli genişletilmişti. Mesela bu bakanlığa eski 8 kuruluşa ilaveten;
*Ağır Sanayi Koordinatörlüğü,
*Yaygın sanayileşme Koordinatörlüğü,
*Milli Harp Sanayi Koordinatörlüğü,
Mâli Koordinatörlük adındaki üniteler de eklenmişti. Bütün bu ünite başkanları ile İtalyanlarla görüşme masasına oturduğu zaman, sanayileşmiş olan bu ülkenin, ağır sanayi ile ilgili her kuruluşuna mukabil, bizim de bir kuruluşumuzun iş başında olduğu daha takdim merasiminde onlara göstermişti. Bu tablo İtalyanlar üzerinde çok inandırıcı tesirler meydana getirmişti.
..
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…