Anasayfa » CEMAAT’İN CERAHATİ

CEMAAT’İN CERAHATİ

Yazar: yonetici
0 Yorum 514 Görüntüleyen

CEMAAT’İN CERAHATİ

 

Bazıları bu başlıkları ve yakıştırmaları ağır, acıtıcı ve kırıcı bulmaktadır. Oysa böyle çarpıcı, sarsıcı ve akılda kalıcı kavramlar ve yorumlar yapılmadan, maalesef bazı tahribatların vehameti kavranamamaktadır. Biz, “CIA-MAAT, CEMAATİN CERAHATİ[1], CEMAATİN ŞENAATİ[2]” derken, en yetkili ağızların itirafıyla artık resmen ortaya çıkmış bulunan “Paralel Yapı”dan, devlet içindeki CIA ile ilişkili “derin çatı”dan bahsettiğimiz açıktır. Yoksa, hayırlı bir hizmet hareketi bilerek ve hiçbir art niyet göstermeyerek Cemaat’in peşine takılan talebe ve takipçileri bu ithamların dışındadır. Ancak bunca olaydan, gizli ve kirli ilişkilerin ortaya çıkmasından sonra bile hala uyanmayanlar ve körü körüne haksızlığı ve yanlışlığı savunanlar ise, elbette bunların suçlarına ve sorumluluklarına ortaktır. Ve yine hatırlatalım ki, bu çarpıcı ve uyarıcı teşbih ve tenkitler, asla şahısları değil, tahripkâr hatalarını hedef almaktadır. Kaldı ki bu ifadelerin çok daha ağırlarını bizzat Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar ve yandaş yazarlar kullanıp durmaktadır.

Uzun zaman Fetullah Gülen Cemaati içinde kalan, onların yurtlarında okuyan, çok önemli sırlarına ve şebeke yapılanmalarına vakıf olan; ancak kendisinin iyi niyet ve istikametine merhamet buyuran Cenabı Hakkın hidayet ve inayetiyle ve bizim uyarıcı kitaplarımızın ve Milli Çözüm Dergisi yazılarımızın da etkisiyle gerçekleri fark edip onlardan ayrılan; çok cazip miktarlardaki rüşvet vaatlerini ve tehditlerini büyük bir cesaret ve metanetle reddedip dik duran değerli kardeşim Av. Ahmet Aydın bize oldukça çarpıcı bilgiler aktarmış, hatta bunları, özel davet üzerine yüksek emniyet bürokrasisiyle de paylaşmışlardı.

Oysa AKP’liler, AYM’de Gülen’i savunmuşlardı!

Anayasa Mahkemesi’nin 2008 yılında ‘laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak’la mahkûm ettiği AKP’nin savunmasında, F tipi örgüte sahip çıkılmıştı. AKP’yi kapatma davası iddianamesinde, Abdullah Gül’ün Dışişleri Bakanlığı dönemindeki laik devlet ilkesine aykırı eylem ve demeçleri ile ilgili bölümde, Fetullah Gülen’in yurtdışındaki okulları için yayınlanan genelge de yer almıştı. İddianamede şunlar hatırlatılmıştı: “Laik devlet yapısını değiştirerek yerine dini kurallara dayalı bir devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurmak suçundan hakkında dava açılan Fetullah Gülen isimli tarikat liderinin yurt dışında kurduğu okullar ticari şirket olarak değerlendirilip temas ve işbirliği yapılması, Abdullah Gül’ün Dışişleri Bakanı olduğu dönemde Bakanlığın genelgesi ile Büyükelçiliklerimizden istenmiştir.”

AKP ise savunmasında, iddianamede yer alan bu genelgenin Gülen cemaati veya başka irticai kuruluşlarla temas ve ilişki kurulması talimatı içermediğini öne sürerek “İddianamenin ekinde sunulan genelge fotokopilerinin incelenmesi hâlinde görüleceği gibi, bahsi geçen dernek, vakıf ve okulların faaliyetleri ve tutumlarına bağlı olarak ve yerel koşullar çerçevesinde temas ve işbirliğinde bulunma konusunun misyon şeflerimizin takdir yetkisi içinde bulunduğu hatırlatılmaktadır” ifadelerini kullanmıştı.

 

..

 

MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…

BENZER İÇERİKLER

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. KABUL ET Detaylı Bilgi