BÜLBÜL COŞAR, GÜL COŞAR (ŞİİR)
Aşk ile şevk ile, zikre dalınca
Gönül coşar, gözüm coşar, dil coşar…
Aklımı derya-yı nura salınca
Feza coşar, füze coşar, yel coşar…
Huzurla tadarsın, zikrin hazzını
Mevla’ya sunarsın, hem niyazını
Erenler çalınca, aşkın sazını
Alem coşar, devran coşar, tel coşar…
Aşıklar sadıklar, döner pervane
Gafiller sanırlar, bunlar divane
‘’Hay! Hak!.’’ diye gümler, inler elvane
İhvan coşar, halka coşar, zil coşar…
İman ihlas çıksa, vücut olur put
Sen etme aşikâr, ağzın sırrın tut
Aldırma yangına, aşkın kahrın yut
Ocak coşar, ateş coşar, kül coşar…
Felekler melekler, devrana başlar
Kuşlar kelebekler, seyrana başlar
Çiçekler böcekler, hayrana başlar
Bahçe coşar, bülbül coşar, gül coşar…
Yürekten Allah de, yalvar Ma’buda
Arayanın yolu, çıkar maksuda
Hepsi zikre düşmüş, bak şu mevcuda
Beyin coşar, boyun coşar, bel coşar…
Zikrin lezzetine, varanlar bilir
Dost ile yar olan, yaranlar bilir
Hak yolda vücudun, yoranlar bilir
Beden coşar, ayak coşar, el coşar…
Dervişana gece, gündüz az gelir
Başkasına sünnet, ona farz gelir
Kıştan sonra bahar, gelir yaz gelir
Yağmur coşar, ırmak coşar, sel coşar…
https://www.millicozum.com/mc/2018/aralik-2018/bulbul-cosar-gul-cosar-siir/