Anasayfa O Hep Haklı Çıktı Çoğu Gitti Azı Kaldı Bay Mustafa Özcan YÜKSEKLERE TÜKÜRME, DÖNÜP YÜZÜNE DÜŞER!

Bay Mustafa Özcan YÜKSEKLERE TÜKÜRME, DÖNÜP YÜZÜNE DÜŞER!

Yazar: yonetici
0 Yorum 257 Görüntüleyen

Bay Mustafa Özcan YÜKSEKLERE TÜKÜRME, DÖNÜP YÜZÜNE DÜŞER!

 

Vahdet Gazetesi yazarı Mustafa Özcan, kendisini tenkit eden bir Milli Görüşçüye cevap veriyor görüntüsü altında, Rahmetli Erbakan’a nefret ve hakaret kusmuşlardı. (Not: Fakat Milli Çözüm Dergimizin haklı ve gerçekleri haykırıcı uyarıları karşısında bu yazı Vahdet Gazetesi sayfalarından hemen çıkarılmış ve Mustafa Özcan Gazeteden kovulmuşlardı. Daha önce İsmailağa cemaatinin FM TV’sinde Rahmetli Erbakan Hocamızla ilgili seviyesiz ve mesnetsiz ithamlara yönelik ciddi ve gerçekçi yorumlarımız üzerine, o program da derhâl kaldırılmıştı.) Erbakan Hoca’nın İran ve Libya ziyaretlerinin yanlışlığını, D-8 girişiminin faydasızlığını, Şia mezhebine bağlı İran’la siyasi ve ekonomik ilişkiler kurmanın tutarsızlığını ve bu konuları o dönemlerde de yazdığını söyleyen Mustafa Özcan’a hatırlatmak lazımdı:

1- Müslümanların çok yönlü birliğini sağlayıcı tedbirler almak ve bu yönde girişimlerde bulunmak bizzat Kur’an’ın emriydi, Resulüllah’ın tavsiyesiydi, aklın ve vicdanın da gereğiydi. Erbakan D-8 girişimiyle imanın ve ümmetin ihtiyacının gereğini yerine getirmişti. Muvaffakiyet ise sadece Cenabı Hakk’a aitti. Kur’an’ı Kerim’de zikredilen peygamberlerin kısmı azamı zahiren başarıya erişememişti. Ve zaten mü’minlerin değeri ve derecesi, halis niyetleriyle ve İslam’a uygun gayretleriyle ölçülecekti. Erbakan’a yönelik bir dış proje olan 28 Şubat’ın perde arkası patronlarını en çok ürküten hareketin; içeride Havuz Sistemi, dışarıda D-8 girişimi olduğu, insaf ehli muhaliflerin hatta yabancı stratejistlerin bile ortak kanaatiydi.

2- Sn. Mustafa Özcan bütün bu girişimleri, kendi aklı ve anlayışı ile uygun bulmamış olabilirdi. Ancak kaderin liderlik misyonu yüklediği bir şahsiyet, gerekli istişare ve araştırmalardan sonra kendi imani ve vicdani kanaatleri doğrultusunda karar almak ve uygulamak mecburiyetindeydi. Böyle davranışlarda, iyi niyetle ve Kur’an’a tabiiyetle alınan ictihadi kararlarda (bunlar siyasi de olabilir) isabet edenlere iki sevap, yanılgıya düşenlere ise bir sevap verilecekti. Kimsenin niyetini tartamayacağımıza ve Erbakan’ı -haşa- kasıtlı hıyanetle suçlayamayacağımıza göre, velev hata bile etmiş olsa yine bir sevap kazanacağı bu denli haklı ve hayırlı gayretlerinden dolayı Onu suçlamaya ve aziz hatırasına saldırmaya kalkışmak bir mantık marazını yansıtmaktadır.

 

 

..

 

 

MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…

BENZER İÇERİKLER

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. KABUL ET Detaylı Bilgi