AYIRMA
Ey,
Doğmadan önce
Müjdelenen!
Temiz bir soydan
Tertemiz aanadan,
İzzetle gelen öncü!
.
Sağlam karakter,
Mert bir kişilik!
Çocukluk temiz,
Biraz haşarı
Sığmaz kabına,
Belki de hazırlar
Mevla yarına!…
.
Gerçeği arar
Sahteyi sezer,
Asil ruhludur
Batıldan kaçar!
Hakkı buldu ya
Ömürden geçer!
Gençliği ender
Nesle rol model!
.
Haydar yoğurur
Sultanı bulur!
Hakikat ocağında
Pişip kavrulur
Vahdeti kavrar
Hikmeti anlar!
Tevhide ulaşır
Aşka garkolur!
.
Baksana ey,
O,
Bende-i Kur’an,
Sahib-i Furkan,
Yılmaz Mücahit
Olan!..
Keskin bir zekâ
Yüksek bir akıl,
İlimde derin
Şuurda zirve!
Kutlu kalemle
Hakk’ı savunur!..
.
Zalime, haine, düşmana,
Kötüye-kötülüğe,
Vurur ha vurur!..
Siyonist şeytanlar
Nasıl kudurur?!..
Din düşmanı
Veya istismarcının,
İçine oturur!
İşbirlikçi döneğin
Çağdaş İbni Sebe’nin,
Nutku tutulur!..
.
Davayı, Vatanı, İslam’ı
Korur!…
Hiç gözü korkmaz
Feraset ile, cesaret ile,
Tam iman ile!
Milli Çözüm’le,
Hakkı duyurur!..
.
Şahidiz Ya Rab
Dostunun, dostuna!..
Herkesi,
Hayran bırakan
İmanına, ihlasına,
Cesaretine, takvasına!
Cehdine-Cihadına,
İhsanına, sevdasına!..
.
Dosdoğru diyor diye,
Çektiği acılara,
Uğradığı ithamlara
İftiralara,
Dışlamalara,
Dişlemelere!…
Yabaniden görüyor ya,
Ya tanıyanın ettiği ne?!..
.
Her şeye rağmen
Sürekli artan,
Heyecanına,
Şevkine,
Sadakatına,
Adanmışlığına,
Adam gibi
Adamlığına!..
.
Vaad var,
Müjde var!
İnşallah
Görecek dünya,
Siyonist timsahın
Sökülecek dişleri,
Tam da burda,
Amik Ovasında!
Armegedon-Melheme-i Kübra’da,
Bir başka gelişiyle
Aziz Erbakan’la!…
Özlenen vuslatla
Ögretisini öğrettiği,
Manen varis ettiği,
En sadık talebesi,
Bilge bir takipçisi,
Asil Üstatla!…
.
Şair demiş ya;
“Kimi Ahmet seni uzaktan tanır,
Kimi yaklaşır da kör olur gider!…”
Sonsuz şükürler olsun,
Tanıtana!..
Hiç layık olmasak ta
Talebesi kılana!.
No’lur Rabbim;
Kalbimizi kaydırma,
Bizi bize bırakma,
Sadık Dost’tan ayırma!..