AKP ile Cemaat Kapışması mı, Yoksa; ABD’NİN HACİVAT’LA KARAGÖZ KUKLASI MI?
“Karagöz’le Hacivat” kukla oyununa ilk defa giden çocuklar, perde arkasındaki kukla oynatıcıyı göremediklerinden ve gölge kavgasını gerçek zannettiklerinden şaşkınlık, hatta bir tarafa kızgınlık içinde kalırlardı. Şimdi AKP iktidarıyla FETÖ yapılanması arasındaki kıyasıya kapışmanın perde arkasında ABD Derin Devletinin (Yahudi Lobilerinin) halâ farkına varmayanlar da basit ve fasit bir tarafgirlikle kendi takımlarını haklı çıkarma ve kahramanlaştırma şapşallığındaydı.
Oysa:
•Henüz İstanbul Belediye Başkanı iken Sn. Erdoğan ile Fetullahçı yapılanmayı birlikte çalışmaya, Milli Görüşün Gençlik organizesi MGV’yi kapıdan içeri sokmazken, Cemaate arsa tahsisleri, araziler, ihaleler sunmaya.. (Ki aynısını Melih Gökçek’in yaptığını bizzat Bülent Arınç açıklamıştı.)… Yani alttan alta, bunları Erbakan’a karşı ortak zemin hazırlamaya sevk eden hangi üst irade ve dışmerkezler ise…
•28 Şubat tezgâhında ve sonrasında, her iki ekibi de Erbakan iktidarına ve Milli Görüş davasına karşı hakaret ve hıyanete iten hangi güçler ve mahfiller ise…
•12 yıllık iktidarı boyunca AKP Hükümetiyle Cemaati -şimdi birbirlerini kalleşlikle suçlasalar da- ikiz kardeşler gibi ortak hareket etmeye ve birbirlerinin melanetlerine kerametler üretmeye yönelten hangi küresel ve karanlık lobiler ve Türkiye’deki temsilcileri ise…
•Bu 12 yıllık talan ve tahribat sürecinde özellikle ABD karşıtı ve Milli kafalı komutan, subay ve aydınları tasfiye amaçlı ve topyekûn TSK’yı köreltme ve kötüleme hesaplı Ergenekon ve Balyoz gibi kumpas operasyonlarını (ki herkesin korkusundan susup pustuğu o süreçte Milli Çözüm Dergimiz bu gerçekleri açıkça ve defalarca yazmış, AKP hükümeti ve FETÖ cemaatince “Ergenekonun Dinci kanadı” diye suçlanıp içeri alınmıştı, ama sonunda bütün tespit ve tahlillerimiz aynen çıkmıştı..) Cemaate ve Hükümete birlikte yürüttüren hangi istihbarat örgütleri ve onların Türkiye görevlileri ise…
•İşte şimdi biriyle diğerini hizaya sokup dizginleyerek kendilerine daha mahkûm ve mecbur hale getirmek üzere AKP’lilerle FETÖ’cüleri, her türlü insaf ve ahlak ölçülerini hiçe sayarak acımasızca saldırtıp savaştıran da yine aynı Siyonist iradedir ve sinsi merkezler olmaktadır.
Lütfen dikkatle bakınız; eski AKP kurmaylarından ve ağabey takımından Bülent Arınç, iktidarın ve TSK’nın PKK operasyonlarını eleştirip “Çözüm süreci yeniden başlasın..” dediği için, Bakanları ve bürokratları güya ona sataşırken, yandaş ve yalaka yazarları Abdülkadir Selvi, yeni ve jelatinli bir isim altında çözüm sürecinin tekrar başlatılacağını söyle açıklamıştı: “Yeni dönemin adının çözüm süreci değil “istişare süreci” olacağını duyurmuşlardı. Böylece güya bir yandan terörle etkin bir mücadele yürütülürken diğer taraftan da Kürt sorunun çözümü konusunda adımlar atılacaktı. Başbakan Ahmet Davutoğlu haftanın bir günü bu bölgede olacak ve ilk ziyaretini bu maksatla Mardin’e yapacaktı.”[1]
Bu arada ABD’nin (ve Gizli Dünya Devletinin) en tehlikeli ve tahripçi tezgâhı, Türkiye ile Rusya’yı savaştırmaktı!
AKP iktidarını ve elebaşlarını; Cemaat gibi iç tehditlere, Suriye gibi dış tehditlere(!) karşı çok cesur ve onurlu pozisyonlara ve gururlu politikalara taşımalarının arkasında:
..
MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ…