AH, NOLAYDI!
Nefs elinden kurtarıp, Rabbe kul kalacağım
Hakka tutsak edecek, kemendli ağ olaydı…
Gaflet çirkeften çıkıp, deryaya dalacağım
Hep huzurda duracak, bir kutlu çağ olaydı…
Hayvani arzuları, kalbimden söküp atsam
Rahmani duyguları, vicdan mayama katsam
Manen dostla buluşup, vuslat lezzetin tatsam
Basit meyve kurusu, yemeğim kağ1 olaydı…
Meğer ne büyük nasip, olmak Zatın çırağı
İnayetin himmetin, yakın eder ırağı
Her bahar sabahında, çimen çiçek kırağı
Kokunla mest olduğum, bir güllü bağ olaydı…
Enaniyet ve kibir, nefislerin nasrıdır
Kur’an hadis sohbeti, bil saadet asrıdır
Sadıklarla dar mekân, bana cennet kasrıdır
Ruhsuz saray yerine, sünbüllü dağ olaydı…
Riyakâr sahtekârlar, kof dindarlık taslayıp
Kendin evliya sanır, arsızla kıyaslayıp
Keşke dost kapısında, eşiğe baş yaslayıp
Mutluluk duyacağım, sevgili sağ olaydı…
Tecelli-i Rahman’dan, mahrum kalmak ne acı
Mübarek hayalinde, bulur kalbim ilacı
Bu fenada herkesin, farklıdır ihtiyacı
Yârim yanımda olsa, yerim bir mağ2 olaydı…
Anladım ki sultanlık, kul olmakmış Hazrete
Vahdete ermek için, yol verilmiş kesrete
Gönül nasıl dayansın; Sevgili, bu hasrete
Derde musibetlere, ruhumda zağ3 olaydı…
Haddini bilenlerin, Hakka eğik başları
Günah kirini yıkar, sadıkın gözyaşları
Mihnet değil nimettir, dostun acı aşları
Lütfu gibi kahrı da, bal ile yağ olaydı…
Helal haram demeden, karınları tok gibi
Ümmetin bu halinden, haberleri yok gibi
Hak Mevla’nın izniyle, Milli Çözüm ok gibi
Zalimlerin gözüne, saplanan cağ olaydı…
1- Kağ: Meyve kurusu
2- Mağ: Ahşap yapılarda iki direk arası bölüm
3- Zağ: Güç, kuvvet, metanet