Gaziantep ESAM Başkanı Ömer Mert Kardeşimizi
Tebrik ve Teşekkür!
Oğuzhan Asiltürk’ün bazı SP İl Başkanlarının da bulunduğu bir toplantıda: Hem İslami sorumluluğumuza, hem dava şuurumuza, hem de referandumda haklı olarak ‘’HAYIR’’ kampanyası yürüten Saadet Partimizin ve Sn. Genel Başkanın resmi ve gerçekçi politikasına aykırı yorum ve yaklaşımlarını; ilmi ve erdemli bir üslupla tenkit ve tahlil eden Ömer Mert kardeşimizi tebrik ve teşekkür ediyoruz.
Yüksek bilgi ve birikimini, dini gayret ve hassasiyetini yakinen bildiğimiz Kardeşimizin, bu duyarlı ve tutarlı tavrı, Allah’ın (cc) rızasını ve dava hatırını, herkesin ve her şeyin üstünde tutan mesajları, umarız pek çok Milli Görüşçü yazar ve yorumcumuza ve parti kurmaylarımıza da örnek olacaktır. Yeni Akit ve Milat Gazeteleri resmi sitelerinde de, sevinçle yer verdikleri ve ‘’bakınız Oğuzhan Asiltürk de EVET diyor’’ imajını oluşturmaya yeltendikleri bu temelsiz ve talihsiz yaklaşımları ve sadık insanlarımızın kafasını karıştıran konuşmaları bizzat dinledikleri halde, -hayret ki hayret!- hiçbir tepki vermeyen yetkililerimizin bu iz’ana ve vicdana yakışmayan suskunluklarını bozmaları hususunda da yine umarız ki değerli Ömer Mert kardeşimizin uyarıları diriltici bir nefes olacaktır.
Bazıları hiç tanımayarak ve dolduruşa kapılarak, bazıları davamıza zarar verdiğimiz kanaatini taşıyarak, bize hakaret ve husumet eden sadık Milli Görüşçü kardeşlerime bütün haklarımı helal ettiğime ve onlara derin bir muhabbet ve hürmet beslediğime Allah’ı (cc) şahit tutarak ve yıllardır beş vakit namazda Milli Görüş sadıklarına, hiç aksatmadan dua eden birisi olarak, Ömer Mert kardeşimin bu haklı ve hayırlı ikazları, partimizdeki yeni bir diriliş ve derleniş umutlarımıza da kuvvet katmıştır.
Şimdi sizlere, bu ciddi ve cesaretli tespit ve tenkitleri aynen aktarıyorum:
YİK BAŞKANIMIZ OĞUZHAN ASİLTÜRK BEYE AÇIK MEKTUP 2
Evvela hürmet ve muhabbetlerimi sunarak ellerinizden öperim. Siz asrın lideri MÜCAHİD ERBAKANIN yol arkadaşısınız ve bizler sizlere her zaman minnettarız. Uzun zamandır sosyal medyada ses kaydınız dolaşmakta. Bir lider daha dikkatli konuşmalı, fitneye mahal vermeyecek şekilde izah etmeli, meseleleri hikmetle ele alıp muhataplarını ve genel gündemi de dikkate alarak konuşmalıdır.
Efendim! Liderler hep müjdelerler. Komutanlar ordularının moral ve motivasyonunu hep üst düzey tutmaya gayret gösterirler. Ancak ben sizin bu teşkilatları bir gün olsun müjdelerle motive ettiğinizi duymadım ve görmedim. Kırmak, dökmek, fırça atmak ve birçok kardeşimizi bu muazzez davadan soğutmak! Dahası merkeze hâkim olamamak, ihanet içinde olan bir kısım zevatın görevinin devamını sağlamak… Ne büyük buhranlar yaşıyoruz bir bilseniz. Genel Başkan değişikliğini özellikle siz istediniz. Biz de itaat ettik. Yeni Genel Başkan’ımızın referandum süreciyle ilgili başından beri duruşu tüm MİLLİ GÖRÜŞÇÜLERİ memnun etmişken ve kararlı bir şekilde HAYIR derken neden bu duruşu tartışmaya açarsınız ki hem de il başkanlarının önünde… Fatih Erbakan’la ilgili ses kayıtları, Muhterem büyüğümüz ERBAKAN Hocamızın sadık dostu KAMALAK HOCAMIZLA ilgili ses kayıtlarınız için kol kırılır yen içinde kalır dedik. Ama bu kez mızrak çuvala sığmıyor. Konuşmanız çok ciddi sorunsallar, temel esasların ihlali, teşkilatın ittifak ahlakını sarsma ve eylem/söylem/tavır birliğimize zarar vermiştir. Ama Allah’a hamd ederek söylüyorum ki bu teşkilatın mayası çok sağlam, terazisi de adaletten yanadır ki söyledikleriniz tek bir kardeşimizin yüreğinde makes bulmadı. “Ortadoğu’da Erdoğan’ın suçu yok, suçlu Davutoğlu’dur. Onu da zaten görevden Erdoğan aldı”, “En çok %22 oy almışız, şimdi %0.07 oy almışız gittikçe sıfıra inecek gibi görünüyoruz”, “Erbakan Hocama; %50’ye hiç gelemeyiz” “Başkanlık sisteminde bize faydalar var” gibi cümlelerin nihai gayesi bu teşkilatın müktesebatlarını AKP’ye EVET şeklinde tahvil etmek değildir de nedir? Ya da tarafsız kalmak yine evet e destek değil midir? Kur’an bizi hiçbir meselede TARAFSIZ olmaya çağırmamıştır. Şems Suresi 8. ayette “Fitne ve takva kabiliyetini verene andolsun ki” Yine İsra süresi 81.ayette; “Hak geldi batıl zail oldu” gibi ayetlerde sürekli iki kutuptan bahsedilmiştir. İnsanlık tarihi boyunca bu iki cephe mücadele etmiş ve Peygamberler bizi haktan, adaletten, doğrudan ve faydalıdan yana olmaya davet etmişlerdir. Flu, renksiz, siyah ile beyaz arası bir tonu tercih etmek bizim duruşumuz olmamıştır ve olmayacaktır.
Referandum meselesinde Fıkhi kaideler (Mecelle) çok nettir;
1- “Kötülükleri defetmek, menfaatleri istemekten (ve getirmekten) daha evladır (önemli ve önceliklidir).”
2- (Mazeret ve mecburiyet durumunda) “İki şerden daha hafif olanı tercih edilir.”
Hangi şerrin daha hafif olduğunu ise MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER çok iyi bilirler. Kaldı ki küresel güçlerle anlaşarak bu kutlu hareketi bölen birine (dolaylı) destek olmaya çağırmayı aklım almıyor!? Gerek referandumda gerekse herhangi bir meselede AKP’ye destek olmak, AKP’den de öte “üst aklına” (Siyonist odaklara) destek olmaktır. Oysa AZİZ HOCAMIZ’IN hayatı bu üst akılla mücadele ederek geçmiştir.
Hürmetlerimle efendim.
Ömer MERT