Hüseyin Kâhya’ya; Selamını Ahmet Hocam’a ilettim. İşte yanıtı:
İT DEĞİLSE, ÜRMEZ BANA!
Kur’an ölçü, tuttum diye
Kimse selam, vermez bana!
Şirksiz iman, bir hediye
Cahil aklı, ermez buna!
Ne zor imiş, doğru demek
Hak yolunda, halis emek
Bir yudum su, kuru ekmek
Çok görüp, yedirmez bana!
Yar yolunda, ezil dökül
Yanmayınca, olmuyor kül
İlaç için, bir tutam gül
Bu hainler, dermez bana!
Diyaloga dost kilise
Ha Tiflis’e, ha Bitlis’e
Haramzade, değil ise
İftirayla, ürmez bana!
Kir sanır, rahmet yağmuru
Bozuksa, fıtrat hamuru
Merhem diye, şu çamuru
Allah için, sürmez bana!
Seherlerde, hür gecede
Gör ne sır var, her hecede
Son nefeste, bir seccade
İdam olsam, sermez bana!
Şerbet diye, pis arsenik
İçirdiler, bağrım delik
Kudurmazsa, bizim enik,
Ok yayını, germez bana!
Zehir yedim, kahır kustum
Hiç giymedim, riya kostüm
Sanma ki ben, senden küstüm
Dost kurşunu, girmez bana!
Münafıklık, şer şekavet
İhlas yoksa, boş zekavet
Sözlerim değil şikâyet
Mevlam reva, görmez bana
Öven söven, birdir bana!
* * * * *
EY GAFİL VE CAHİL İNSAN!
Her varlık bir ayna gibi, Halıkını yansıtıyor
Madde manaya kılıftır, gölgelere tapan insan!
Bu kâinat manzarası, Ressamı anımsatıyor
Görüntüyle oyalanıp, gerçeklerden sapan insan!
Haktan sonrası batıldır, Ma’bud’dan gayrısı puttur
Ey kibirli, kirli kalpli; rütben bezeğin çaputtur
Bonn’a yönelip Mekke’ye, varmak ne boş bir umuttur
Haç’a uyan hacı olmaz, davasından kopan insan!
Şirkten kurtul şükre koyul, unutma imtihandasın
Kur’an sınav programın, dünya denen bir handasın
Konar göçer bir yolcusun, bil ki fani cihandasın
Cennet cehennem amelin, kaydolunur çaban insan!
Şehvet şeytanın damarı; zayıflat, sakın azdırma
Yuların nefse kaptırıp, kendi kuyunu kazdırma
Yalanla yalama olup, adını kezzap yazdırma
Duan nasıl kabul olsun; haram lokman, lapan insan!
Komar balı zehirliyor, çiçek bozuk netsin arı
Hem baklava börek olmaz; tavuk yemi gilgil, darı
Her şeyi başka maksatla, yaratmıştır Yüce Tanrı
Kavun karpuz ekmiyorsun, kenevire çapan insan!
Tembel kişi boş teneke, ses çıkarır kuru kabak
Lafla peynir gemisini, yürütürüm sanır ahmak
Gayret ister ilmü amel, sabru sebat etmeye bak
Eğitimsiz üretimsiz, edebiyat yapan insan!
Milli Çözüm mutfağında, zerre tuzun biberin yok
Gündüzleri günah riya, seherlerden haberin yok
Haddin, edebin bilmezsin; dizginin yok, çemberin yok
Ne hakla hürmet beklersin, her gördüğün kapan insan!
Komar: Karadeniz ormanlarında görülen ve “Orman gülü” de denilen, zehirleyici ve delirtici özelliği bilinen bir çiçek türü
Kenevir: Tohumlarından esrar elde edilen, uyuşturucu pazarında para eden bir bitki.
* * * **
EY DOST KAPINA GELMİŞİM
Tüm gölgelerden usandım, gerçeğe ulaştım şükür
Kim yıkar bunca günahım, rahmet deryana gelmişim!
“Bir göğüste iki kalp mi?”[1]; olmaz çün ikilik küfür
Ey ma’budum, tek maksudum; Kıblem her yana gelmişim!
“Göklerin yerin nurusun, mişkat içinde misbahi
Kandil cam ampulde saklı, incimsi yıldız visali
Ateşsiz ışık veriyor”[2], “nur saçan lamba”[3] misali
Muhammed’de cemalini, ey dost seyrana gelmişim!
Âlem bir vücuda benzer, beyin de lazım barsak ta
Her şey hikmetle yer almış, kalp de gerekli kursak ta
Hem Rahmani hem Şeytani, biz Hak safında dursak ta
Tut elimden ki Sultanım, canlı Kur’an’a gelmişim!
İbretle bak hikmeti gör[4], teslim ol kader hükmüne
İtiraz isyan yakışmaz, öğren ihlâsın rüknü ne?
“Herkesi hizmetkâr kılar, Rabbine boyun bükene”[5]
Çiğ kalıp kokuşmayayım, pişim büryana gelmişim!
Sizyonizm Deccalizmdir, huzur barışa barikat
Cihatsız izzet olur mu, şeriatsız bir tarikat
Sen Hocai kâinatsın, membaı ilmü hakikat
İçirdin aşk şarabından, mestü hayrana gelmişim!
Sakın dünyaya aldanma, altın diye parlak tunca
Nefs putunu eritirsen, başlarsın Dosta uruca
Cümle taatu cihadım, kefaret olmaz bir suça
Affın saadet beratım, lütfet bayrama gelmişim!
Kurtar gaflet cehaletten, ulaştır sırrı Furkana
Vardırsan hidayetinle, Hak ile Batıl farkına
Ey sahibü kevnü zaman, “Sen Ganiysin biz fukara”[6]
Rahmet kapına sığındım, işte hayrına gelmişim!
“Fecri sadık” Milli Çözüm, bu AKP fecri kazip
Siyonizme kuyruk olmak, ham ruhluya gelir cazip
İzzetini izhar eyle, ey Mehdiyi “Necm-i Sakip”[7]
Dinsin Ahmedin feryadı, kutlu devrana gelmişim!
[1] Ahzab. 4. ayet
[2] Nur suresi 35. ayet
[3] Ahzab 46. ayet
[4] Haşr 2. ayet
[5] Meryem 96. ayet
[6] Muhammet 38. ayet
[7] Tarık 3. ayet (Karanlığı delen yıldız)
https://www.millicozum.com/mc/ozel-yazilar/dostlara-bayram-uyarisi/