Anasayfa Gündem AMİK OVASI VE ARMAGEDDON SAVAŞI

AMİK OVASI VE ARMAGEDDON SAVAŞI

Yazar: yonetici
0 Yorum 1k Görüntüleyen

Çevre İllerine Patriot Yerleştirilen

AMİK OVASI VE ARMAGEDDON SAVAŞI

      

Yıllar önce yayınladığımız bu yazımız, güncelliğini hâlâ koruyordu ve tüm saptama ve yorumlarımız aynen çıkıyordu.

Bayrağını iki mavi çizginin temsil ettiği; NİL’den FIRAT’a bütün ülkelerin topraklarına (Arz-ı Mev’ud) sahip olma ve dünya hâkimiyetini kurma inancı ve amacının son aşaması olarak:

a- Büyük Ortadoğu Projesi ile (BOP) Türkiye’nin de içinde bulunduğu 32 İslam ülkesini parçalamayı hedefleyen ve eş başkanlığına Recep T. Erdoğan’ı getiren,

b- “Arap Baharı” süreciyle ve demokrasi bahanesiyle Libya, Tunus, Mısır, Yemen ve Suriye’de halkı kışkırtıp birbirine düşüren,

c- Irak, Suriye ve Türkiye toprakları üzerinde “Büyük Kürdistan-Küçük İsrail” devletinin altyapısını hazırlayıp yollarını döşeyen,

d- Türkiye’deki Milli kesimlerin ve askerin, Güneydoğu’muzun bizden koparılmasına karşı çıkması ve müdahaleye kalkışması halinde Kürdistan’ın sınır bölgelerini korumak üzere, NATO eliyle ve ülkemize karşı kullanılmak niyetiyle çevre illere Patriot füzeleri yerleştiren,

e- Bazı hadis rivayetlerinde “Melheme-i Kübra=Büyük kapışma ve kanlı hesaplaşma” denilen, Batı (Yahudi ve Hristiyan) kültüründe “Armageddon Savaşı” olarak geçen ve her ikisinde de Antakya’nın AMİK OVASI’nda meydana geleceği belirtilen ve özellikle ABD Neocon’ları (Siyonist Hristiyanları) George Bush kafalılarca buna göre hazırlıklara girişilen bölgenin hemen çevre illerine patriotların konuşlandırılması girişimlerini, sadece tesadüflerle veya bölgemizdeki suni süreçlerle izah etmek mümkün değildir. Bütün bunlar oldukça tehlikeli ve mutlaka ciddi tedbirler alınması gerekli, sinsi planların bir gereğidir. Ve özellikle; güya Suriye’den bize yönelik kimyasal zehirli gaz fırlatılmasına, dahası İran’ın uzun menzilli (2500-3000 km) füze saldırılarına karşı, bu savunma sistemlerinin konuşlandığı iddialarına inanmak saflık göstergesidir. Çünkü İran’ın binlerce km menzilli füzelerinin, en fazla 60 km mesafeli Patriotlarla önlenebilmesi, aklı olan hiç kimseye inandırıcı gelmemektedir. Acaba Patriot batarya sistemlerinin, ilgili hadis ve haberlerde Amik Ovası’nda geçeceği bildirilen Melheme-i Kübra=Armageddon Savaşı’nın gerçekleşeceği Hatay’ı çevreleyen Adana, Kahramanmaraş ve Gaziantep gibi üç komşu ilimize yerleştirilmesi, sadece tesadüflerin mi, yoksa sinsi ve Siyonist hedeflerin mi neticesidir?

Rahmetli Erbakan Hoca’nın vefatından bir yıl kadar önce İstanbul Eyüp Sultan’da düzenlediği tarihi mitingde ikaz ettiği: “Bu füze sistemleri dışarıdan gelecek saldırılara karşı Türkiye’mizi korumak için değil, ülkemizin parçalanmasına ve Kürdistan’ın kurulmasına tepki koyacak Ordumuza karşı kullanılmak üzere getirilmektedir!” sözleri, şimdi daha bir önemli ve anlamlı hale gelmektedir. Peki tam da böyle bir süreçte, İsrail’in, kendilerince kutsal amaç sayılan büyük tapınağı yapmak üzere, zaten yıllardır kazı bahanesiyle altını oydukları, MESCİD-İ AKSA’yı yıkmak için artık resmen ve alenen iş makinelerini kullanmaya cesaret etmeleri nasıl izah edilecektir? Hayır, hayır, Armageddon, (Melheme-i Kübra) oldukça yaklaşmış gibidir ve zaten mutlu bir devrim ve kutlu bir değişim için bu hesaplaşma gereklidir.

Bazı rivayetlerde: “Bir Müslüman ülkeye, güya dış tehditlerden korunmasına ve kendini savunmasına yardımcı olmak için gelen Hristiyan (Haçlı NATO) birliklerinin, sonunda aniden ahdini (anlaşma ve ittifak sözleşmesini) bozup, müttefiki olduğu İslam ülkesine saldıracağı, bunun üzerine Antakya’nın Amik Ovası’nda tarihi bir kapışma yaşanacağı ve bu savaşı Müslümanların kazanacağı”[1] şeklindeki bilgi ve haberler bir mucize gibidir, bölgemizdeki ve ülkemizdeki gelişmelere dikkat çekmektedir.

Melheme-i Kübra, kelime manası olarak “çok büyük ve kanlı savaş” anlamına gelmektedir. Bu konuda değişik tasvirleri ihtiva eden hadisler rivayet edilmiştir. Diğer kıyamet alâmetleri gibi bu da müteşabihtir, kesin olarak tayin edilmesi kolay değildir. Melheme-i Kübra, kıyametin bir alâmeti olarak; değişik zaman dilimlerinde ve farklı şekillerde ortaya çıkan, farklı şekillerde aktarılan ve farklı versiyonları olan bir kavram da olabilir. Hadislerin farklı rivayetleri bu farklı olaylara da işaret etmiş olabilir. Hadis kaynaklarında geçen özellikleri nazara alındığında bu olayın Türkiye topraklarında ve Hatay’ın Amik Ovası’nda gerçekleşeceği beklenmektedir. Konuyla ilgili Muaz b. Cebel’den şu hadis nakledilmiştir; Resulüllah (SAV) şöyle buyurdu:

“Melheme-i Kübra, Konstantin’in (tekrar) fethi ve Deccal’in zuhur etmesi (olaylarının hepsi) yedi ay içerisinde meydana gelir.” (Ebu Davud, Melahim, Tirmizi Fiten, 58)

Bu hadis-i şerife göre:

a- Önce Hatay’ın Amik Ovası’nda Siyonist-Haçlı güçlerle kanlı bir hesaplaşma yaşanacağı,

b- Ardından Konstantin’in (İstanbul ve Türkiye’nin) manevi işgalden ve iş birlikçi hain hükümet ve zihniyetlerden tekrar kurtulup, milli bir yönetime kavuşacağı,

c- Sonrasında ise, Deccalizm’in (İsrail ve Siyonizm’in) tepelenip bölgemizin İslam ve insanlık âleminin huzura erişeceği anlaşılabilir.

Siyonist Haçlı Batılılar “Armageddon Savaşı”nı “Tanrıyı KIYAMETE zorlamak” gibi saçmalıklarla yorumlayıp, ABD-İsrail fanatiklerini bu “Ortadoğu harbine” yönlendirmektedir. Güya “Tanrıyı kıyamete zorlamak” ya da “Mesih’i dönmeye mecbur bırakmak” için ABD Başkanı Bush’un da sıkı sıkıya bağlı olduğu Protestan fundamentalizmi, Armageddon çılgınlığını körüklemektedir. Onlara göre Hz. İsa’nın gelmesi için de bu üçüncü milenyum başında mutlaka “Armageddon” denen o nihai savaşın çıkması gereklidir. Siyonist Hristiyan sayılan Protestanların hedefi “Tanrı’ya kıyamet için yardımcı olmak üzere, Armageddon Savaşı’nın fitilini ateşlemektir.” Tabi onları bu şekilde yönlendiren asıl Siyonist Yahudilerdir. İşte bu şeytani girişimler Türkiye’yi de doğrudan ilgilendirmektedir. Çünkü bu kıyamet savaşı Ortadoğu’da patlayacak, Amik Ovası’nda yaşanacak ve bu savaş Kudüs yakınlarındaki Megiddo Tepesi’nde sona erecektir! Armageddon Savaşı’nın Müslüman ordusunun İsrailoğullarına saldırmasıyla çıkacağı işlenmektedir. Protestan Siyonistler, Armageddon Savaşı’nda İsrail’in desteklenmesi gerektiği görüşündedir. Onlara göre Hz. İsa da ‘İsrail Arslanı’ olarak dünyaya gelecektir. Yani bizim beklediğimiz Hz. İsa ile Haçlı Protestanların beklediği İsa, çok farklı şahsiyetlerdir. “Yahudiler, Müslümanlara karşı Armageddon Savaşı’nı kazanmadıkça, Hz. İsa tekrar yeryüzüne dönmeyecek” diyen Siyonist Haçlılara göre Hz. İsa’nın dönmesi için de bu savaşın körüklenmesi gerekmektedir. Ancak bu savaşı önce Hz. İsa olmadan Yahudilerin kazanması öngörülmektedir. Onun için Protestanlar ile İsrail arasında sıkı bir iş birliği, dini nedenlerden dolayı mecburidir. Bu savaş bittikten sonra da, 144 bin Yahudi hariç, (o 144 bin Yahudi de Hz. İsa’ya iman eden Yahudiler olacak) hepsinin kırılıp öldürüleceği, sadece Amerika’ya ve Hz. İsa’ya bağlı olanların yeryüzünde kalıp hüküm süreceği” bildirilmektedir.

Yeni Şafak’tan İbrahim Karagül daha önce bir köşe yazısında şunları söylüyor, ama sonradan AKP yandaşı kesiliyordu:

Tanrı’yı kıyamete, Türkiye’yi bölgesel savaşa zorlamak!.. isteyen ABD ve İsrail için Türkiye’ye de bir rol biçildiği görülmektedir. “Türkiye’nin Kürtlerle çatışmaya sokulması demek; İran’ın da cepheye girmesi ve savaşın Pakistan’dan Lübnan’a kadar yayılması demektir. İşte bu, ABD ve müttefiklerinin en büyük hedefidir. Neocon-İsrail aşırı sağının ortak ideali, Ortadoğu merkezli bir dünya savaşını körüklemektedir. Yani Armageddon dedikleri kıyamet savaşıyla Mesih yeryüzüne inecek, bu savaşla ‘İlahi adalet’ gerçekleşecektir. İşte buna ‘Tanrıyı kıyamete zorlamak’ ya da ‘Mesih’i dönmeye mecbur bırakmak’ denilmektedir.”

 

 

MAKALENİN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ..

 

 

 

BENZER İÇERİKLER

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. KABUL ET Detaylı Bilgi